"Bugün babamın ölüm yıldönümü," dedi Suzi merdivenden çıkarken. Sanırım "aklı eriyor" dedikleri zamanlara geldik biz ki düşünmüş bunu. Güldüm. "Hayır 14'ü değil, 16'sı, 16'yı 17'ye bağlayan gece," dedim. Ben küçükken annemler hep böyle anlatırdı önemli günleri. X'si Y'ye bağlayan gece. Sabaha karşı olmuş demek ki yaşamı sallayan önemliler. Merdivenlerden çıkarken ben de kızıma aynı şekilde tanımladım o gecenin sabaha bağlandığı "bizim" önemli tarihimizi. Güzel günleri oynayarak, acı günleri yazarak-belki de- hatırlıyoruz. Hatırlamak... doğum günlerini de ölüm günlerini de birini sevindirmek adına hatırlıyoruz. Tek fark ilkinde, sevinenin sevindiğini görüyoruz, diğerinde ise asla. "16 demiştim ben anneanneme ama O 14ü dedi bana. Şimdi ben boşuna mı uykusuz kaldım dün gece," dedi kıkırdadı Suzi. Geceden sabaha geçişte kalmış O'nun aklı da.. öyle olmasa-dün 13 idi- gece uykusuz kalmazdı. Boşuna uykusuz kalmaya gelince, hem babasından hem benden geçme bir acıyı güzelleştirme/ göz yaşını kahkahaya dönüştürebilme hali var Suzi'nin. Yaşama devam edebilmek adına bir "yararlı" yetenek...
O geceden o sabaha geçişi bir gün yazabilirim umarım. Ummak.. belki bir zaman gelecek ummak diye bir şey de kalmayacak.
Dün N.'ye gittik, bir diğer N ile başlayan isme sahip arkadaşımla. Otuz beş yaşında gencecik bir "yeğen" kaybetti N. de geçen bahar. "Beni bekledi. Kollarımda kaybettim O'nu," dedi.. Ağladı.. Beklerler hep şanslı olanları gidenlerin. Az da olsa kalan zamanları, bekleyecek kadar "vardır". Ne daha az ne daha çok...
Oğlunu anlattı yeğeninin N. . Ben de anlattım biraz.. kızımı. Utandı dünkü ziyaretimizi, "keyifsizleştirdiğini" sandığı için N. "Kusura bakmayın," bile dedi. Kusur bunları yaşamış olmak mıydı? Geceden sabaha geçişleri ya da benzerlerini.. yaşayan insanlar, anları keyifsizleştirmemek için az konuşurlar. Bol özür dilerler. Kusurlu sanırlar kendilerini bir de. Eylül demiştim ben zaten. Eylül diyorum Pandora. 2006 ve 2008 Eylülleri.*
* Parolalarla konuşurlar bir de aynı insanlar. Delirenleri de az değildir. Öyle delirirler ki en akıllıdan akıllı sanılırlar. Keyifsizleştirmeme adına delirirler. Aynı nedenle de yazdıklarından utanırlar. Ve tabii aynı eski resimleri "kurcalar" ve yayınlarlar:) Tekrarı severler-çünkü tekrarını yaşamak istedikleri her şey değilse de bazı şeyler resimlerde vardır.
O geceden o sabaha geçişi bir gün yazabilirim umarım. Ummak.. belki bir zaman gelecek ummak diye bir şey de kalmayacak.
Dün N.'ye gittik, bir diğer N ile başlayan isme sahip arkadaşımla. Otuz beş yaşında gencecik bir "yeğen" kaybetti N. de geçen bahar. "Beni bekledi. Kollarımda kaybettim O'nu," dedi.. Ağladı.. Beklerler hep şanslı olanları gidenlerin. Az da olsa kalan zamanları, bekleyecek kadar "vardır". Ne daha az ne daha çok...
Oğlunu anlattı yeğeninin N. . Ben de anlattım biraz.. kızımı. Utandı dünkü ziyaretimizi, "keyifsizleştirdiğini" sandığı için N. "Kusura bakmayın," bile dedi. Kusur bunları yaşamış olmak mıydı? Geceden sabaha geçişleri ya da benzerlerini.. yaşayan insanlar, anları keyifsizleştirmemek için az konuşurlar. Bol özür dilerler. Kusurlu sanırlar kendilerini bir de. Eylül demiştim ben zaten. Eylül diyorum Pandora. 2006 ve 2008 Eylülleri.*
* Parolalarla konuşurlar bir de aynı insanlar. Delirenleri de az değildir. Öyle delirirler ki en akıllıdan akıllı sanılırlar. Keyifsizleştirmeme adına delirirler. Aynı nedenle de yazdıklarından utanırlar. Ve tabii aynı eski resimleri "kurcalar" ve yayınlarlar:) Tekrarı severler-çünkü tekrarını yaşamak istedikleri her şey değilse de bazı şeyler resimlerde vardır.
18 yorum:
ne diyeceğimi bilemiyorum. Suzi'nin o özelliği müthiş bir şey. biz gibi işte. ağlarken gülebilmek. insan olmanın da en yalın hali. ayın 17'si evet ama, ben şimdi dyeceğim söyleyeceklerimi önceki senelerde de olduğu gibi "Huzur içinde uyusun sevgili Patrik.. Gülümsesin sizlere her daim uzaktan"..
şimdi gelelim yazının alt kısmında detay verdiğin konu hakkında ansızın gelişen g-talk diyaloğumuza;
P; napıyorsun?
K; yazı yazıyorum.
P; oley. tahmin ettim yazacağını baktım ama yoktu.
K; bitiyor.
P; hadi bitirde okuyayım..
*** 2 dkk. sonra..
K. yayınladım.
p; ok. okuyorum keyifle.
*** ve hemen ilk cümlenin ardından;
P; keyifle okuyorum dedim ama
ilk cümle düşürdü yani beni.
bilmiyordum konuyu.
özür diliyorum hayatım :(
acını da paylaşıyorum
bunu bil lutfen :(
K; sona gel sımdı soyledıklerın bak nasıl cuk oturacak..
******
oturdu evet.. söylediklerim cuk oturdu. acıyı yaşayan bilir. bu yüzden bu acının tekrarlanmasını ya da aynı hisleri sık sık yaşamasını istemez yaşayan diğer yaşayanın.. o yüzden de sık sık konuşmaz, konu etmez. anarlar tebessümle ara ara. dramatize etmeden... ve... gülümseyerek ardından giden kişiler görüyorsa tebessüm etsinler diye..
seni seviyorum Karoshi. ve içimden geldi, sarılıyorum da. belki biraz da bu anlamda bana iyi gelmen için..
sarıl bana dedin sen:) ben de sana dedim zaten:) o yüzden hala uyumadım.. sen gel sarıl diye.. az konuşmamız lazım ya bizim yazıya göre.. sustum ve pustum:) seni seviyorum.
ve en sevdiğim fotonuz :) yazı tamamlandı işte..
geleneksel fotomuz:) tamam mı devam mı... hem tamam hem devam..TRT radyolarından birini dinliyorum.. sayın dinleyiciler diyor kadın spiker.. dingin dingin şakıyor erkek solist de.. tamamdır diyorum gene.. tamam:)
oyyy ne kıymetli bir fotoğraf, nasıl şefkatli. Hüzünlü bi yazıda hüzünlü bakan bi anne ve kızı.
hayatı sorguluyor insan bazen, neden
neden
neden
?
?
..
.
Eylül,sonbahar huznu,ölum surekli kendini hatirlatan ve benim bir turlu hazir olamadigim bir konu.
Cem... sorguluyoruz sorguluyoruz.. böyle geçiyor işte.. kötü de değil iyi de .. sadece neyse o:)
Alpni,
Sonbaharı sever misin bilmiyorum ama sanki o baharda gidiyorlar sevdiklerimiz.. biraz teselli oluyor bu biraz da ... başka şey.. en sevdiğim zamanda mı olması gerekiyor dedirtiyor.. HAZIR olmayın siz. Zaten olunca oluyor... ve umarım olmaz ya da olunca "respectfully" daha iyi olur. Farkındayım da bir şey demedim. Allah size güç versin, her şekilde ayrılmanız çok uzakta olsun.
amin.
son baharı severim ...eylül'ü başka.
Ben sizleri çok seviyorum ya :((((((((((
Alpni, aminnn evet.. başkası yok elimizde..
Nehir İda, ben de hepimizi seviyorum canım arkadaşım... gülümse hemen asma suratını cızzz!!
Seni üzdüğünü sandım o gece
Aklı sende kalan bir parıltıya baktım
Gözleri hayat dolu bir yıldız kaydı
Dilek tut, sevenler ısıtır
Yeşil hırkan vardı bir de
Srtını kollayan anılar
Seni üzdüğünü sandım o gece
Bıraktığı tohumu ısıt son gücünle
Benim canım gelmiş... o gece sen de vardın ya en iyi bilenlerdensin. Sırtımı kollayan anılarda sen varsın.. biliyorsun hep vardın.. yeşil hırka yoktu o zamanlar.. Çok özledim seni Uğur..
ben de çok özledim Uğur'u :( hepimizi aynı anda özledim.. hepimiz çok güzeliz çünkü.
featlık yok, kötü niyet yok. güven var. sevgi var. saygı var. dostluk var. kardeşlik var. önemsemek ve önemsenmek var. paylaşmak var. üzülmek var. sevinmek var. kahkaha var. bunları özledim işte ben. hepimizin aynı anında..
sizi çok seviyorum.
Ben de sizi çok seviyorum şu buluşmayı da bir kotarsak ne güzel olacak :) O zaman iyi ıslanırız sevgi sağanağında.. hatta bir çatı altı dahi aramayız.. memnun oluruz yağan şeyden:)
Tatlim cok duygusaliz ama ya.. Yanyanayken guluyoruz. Burda niye boyle aglak olduk len.. :))
Yan yanayken çok gülüyoruz gerçekten:) Yan yana gelemedik ya ondan şimdi ağlaklaştık:) Pazar akşamı olsa en azından.. gündüzü sevmedim.. hava güzel ama pazar ya işte:(
Aglak değiliz be.. Az biraz duygusaliz.. Bunun da sebebi birbirimizi özlemiş olmamız.. Yan yana gelince kudurmadan da duramıyoruz..
Bitmesin pazar modundayım ben yaa..
Eylül,,,,,
Gidenler...
Kalanlar...
Yorum Gönder